Android İos Karşılaştırması-Kullanıcı Deneyimi, kullanıcı yorumları, benzerlikler, farkları gibi konuları ele alacağım teknoloji temelli yepyeni bir inceleme ve değerlendirme yazısından daha sizlere merhaba. Android ve ios mobil işletim sistemlerini kullanıp tecrübe etmiş birisi olarak bu iki farklı sistemin iyi ve kötü yanlarını sizler için derleyip toparlayım, şöyle güzelce mukayese edeyim istedim. Uzun zamandır bloğa yazı yazmadığımı da farkedince ulan alalım klavyeyi, kahveyi sağlam kafa ile yazalım şu yazıyı dedim.

Yıllardır Android kullanıcısı idim ve geçtiğimiz günlerde Turkcell’den gelen ahlaksız teklif 🙂 sonrası radikal bir karar alarak ios işletim sistemine sahip iPhone 6s satın aldım. Android deneyimim Turkcell T10 ile başlamıştı, telefon tam bir felaketti. Sonra bir efsane haline gelen General Mobile Discovery’i ilk satın alıp nette ilk incelemesini yapanlardan birisi oldum. Telefon epey popüler olmuş ve Android trendi yükselmeye başlamıştı. Son olarak kullandığım cihaz ise Sony Xperia Z2 olmuştu. Sony Xperia Z2 her bakımdan benim için en iyi deneyimi sunan Android işletim sistemine sahip akıllı telefondu. Şurada da inceleme yazımı okuyabilirsiniz. Ardından ise Hz. Adem gibi elmaya tav olup tadına bakalım dedik ve Apple marka bir akıllı telefona sahip olduk. Hal böyle olunca da iki sistemi mukayese etme gereği duydum. Heraklitos’un da dediği gibi “Evrende her şey zıttı ile var oluyor.” Android ve ios karşılaştırmasına dilerseniz daha uzun süre kullanıp tecrübe ettiğim fakir ama gururlu Android cephesinden başlayalım.

android-vs-ios
 FAKİR AMA GURURLU ANDROİD
  • Öncelikle Android işletim sistemine sahip bir akıllı telefon kullanacaksanız kesinlikle orta-üst segment bir cihaz tercih etmelisiniz. Zira Android demek donanım demektir. Rami sömürecek, işlemciyi zorlayacak, bataryayı coşturacak v.s O yüzden ben tercihinizi üst donanım seviyesindeki cihazlardan yana kullanmanızı öneriyorum.
  • Android kullanıcısı olduğum süre boyunca şunu iyi gözlemledim. Android ve güncelleme kelimelerini yan yana getirmek imkansıza yakın. Nexus cihazlar haricinde güncelleme olayı sıkıntı hatta skandal. Google yeni Android sürümünü üretecek, telefon üreten firmalara kaynak kodlarını gönderecek, telefon üreticileri kendi arayüzlerini bu yeni Android sürümüne entegre edecek, sonra beta sürümler ile test yapacak ve güncelleme son kullanıcıya ulaşacak. Durum bundan ibaret. Muhtelemen telefonunuza yeni bir Android sürümü geldiğinde bir sonraki yeni Android sürümü yayınlanmış olacaktır. Unutmayın güncelleme demek yenilik demek, sistem açıklarının kapatılması demek. O yüzden banane  ben böyle kullanırım bana yeter demek doğru bir anlayış olmasa gerek.
  • Google Play ve uygulamalar konusunda ise Android hem çok çeşitli hem de çok daha uygun fiyata geniş bir ürün yelpazesi sunuyor. Yani App Store’da en beş para etmez uygulama bile “Bağa para vir” modunda iken Google Play’de “Abi gel bi çayımızı iç” olayı mevcut. Zaten geliştiriciler ve firmalar artık çift taraflı uygulama çıkarıyor. Çünkü iki tarafta da money var.
  • Stabilite konusunda Android eskiye nazaran çok büyük gelişme gösterse de 2016 yılında hala çöken uygulamalar, çalışmayı durdurdu hatası veren kameralar, en üst seviyedeki telefonların bile kilitlenmesi durumları can sıkmaya devam ediyor. Ayrıca şarjı sömürme noktasında Android ios’a fark atmış vaziyette.
apple-android-farki
BİR DAHİNİN ŞAHESERİ IOS
  • Merhum Steve Jobs’ın önderliğinde adeta mobil dünyada bir kaanat lideri gibi atılım yapan Apple ve IOS işletim sistemi hız ve stabilite deyince akla gelen ilk sistemlerden. yaklaşık 2-3 haftalık deneyimlerimde bunu net bir şekilde görmüş oldum. IOS kararlı, stabil ve sorunsuz bir deneyim sunuyor. Android’e göre de mi iyi diyecek olursanız cevabım kesinlikle evet.
  • IOS’de işler Android cephesine göre biraz daha farklı yürüyor. Mesela ücretli uygulamaları ücretsiz indirmenizi sağlayan apk dosyalarını internet üzerinden edinip Android cihazınıza yüklemeniz mümkünken aynı şeyi Apple Store üzerinde yer alan uygulamalar için yapamıyorsunuz. İlla Jailbreak yapmanız gerekiyor.
  • Yine IOS sizin alışkanlıklarınızı feci şekilde etkileyen bir sistem. Mesela çok ilginçtir Android’de daha uzun kullandığım telefonu IOS’a geçtiğimden beri daha az kullandığımı farkettim. IOS size telefonu sadeliği ve basitliği sayesinde yeteri kadar kullanma alışkanlığı kazandırıyor. Kısacası Apple diyor ki “Bok mu var sürekli elinde telefon, iki dakika karşındakinin yüzüne bakarak sohbet etmeyi dene ahbap.”
  • Sadelik IOS işletim sisteminde ön planda dedik fakat işin özgürlük kısmında IOS “Aga orada bir duracan.” diyor. Yani ben telefonu özelleştireyim çiçekli, böcekli temalarım olsun, iconlarımı kendim belirleyeyim, teyzemin kızını kamera ikonu yapayım v.s muhabbeti yok bu işletim sisteminde. Ben ne verirsem onla yetineceksiniz diyor elma reyiz kısaca.
  • Apple’ın kendi yazılımları o kadar hızlı ve düzenli çalışıyorki insan gerçekten takdir ediyor. Safari, Siri, Saat uygulaması, ses kaydedici ve kamera yazılımları hem çok başarılı hem de çok kararlı yazılımlar.
  • Apple Store’da her bir haltın paralı ve pahalı olması ise “404 not found” hatası vermemize neden olan başlıca etken. Apple bildiğin para göz. Kendi uygulamasını telefona gömmemiş para ile markette satıyor. Uygulama üreticileri ücretli sattıkları ve ücretini verip satın aldığınız uygulamaları kullandığınızda bile para istiyor filan. İnsan ne oluyoruz ya moduna girebiliyor. Evet uygulama renk ve çeşidi fazla ama parayı veren düdüğü çalar modunda Apple.
  • İşletim sistemi kararlı olunca batarya tüketimi de bu durumdan nasibini alıyor. Kullanmış olduğum İphone 6s’de 1715 MAH batarya olduğunu düşünürsek ve 1 gün bana yetiyorsa yazılım ekibine saygı duymam gerekir diye düşünürüm ben.
ios-android-farklari
VEEE SONUÇ…
  • Her iki işletim sistemini kullanan birisi olarak ikisininde üstün olduğu ve geride kaldığı yanlar olduğunu düşünüyorum.
  • Android daha özgürlükçü ve anarşist sorun çıkaran bir tipken, IOS evin çalışkan, efendi ve ana baba sözünden çıkmayan çocuğu.
  • Eğer istediğiniz kararlılık, sadelik, güncelleme ise tercihiniz evin efendi delikanlısından yana olmalı,
  • Yok ben özgürüm, başlarım böyle düzene, hani benim gençliğim nerde ? diyorsanız evin uçarı delikanlısını size tavsiye ediyorum.
  • Android işletim sistemine sahip bir cihaz alacaksanız bu kesinlikle üst seviye bir cihaz olmalı diye düşünüyorum. Orta segment ve Android pişmanlıktır.
  • IOS candır gerisi heyecandır klişesinin peşinde gidenlerdenseniz zaten en pahalı cihaza sahipsiniz. Giriş seviyesi diyebileceğimiz tek telefon şimdilik aynı kapta ısıtıp önümüze getirdikleri 4 inçlik mini canavar(!) iPhone SE modeli oldu.

Bu yazımda kendi deneyimlerinden yola çıkarak iki farklı mobil işletim sisteminin benzer ve farklı yanlarını, avantaj ve dezavantajlarını anlatmaya ve aktarmaya çalıştım. Sizde yorum formunu kullanarak kullanmış olduğunuz mobil işletim sistemi hakkında görüşlerinizi saygı ve sevgi çerçevesinde bizimle paylaşabilirsiniz.

Yazar

Araştırıp incelemeyi, yeni şeyler öğrenmeyi ve bu öğrenme deneyimimi bloğumda okuyucularla paylaşmayı seviyorum.

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.