Türkiye’de gönlü zengin insanlar oldukça bu ülke ayakta kalmaya ve aydınlamaya devam edecek. Anadolu Vakfı’nın kurucuları ve Cumhuriyet insanları Kamil Yazıcı ve geçtiğimiz aylarda yitirdiğiniz merhum İzzet Özilhan yukarıda sözünü ettiğim gönlü zengin insanlardan. Bugün bu iki güzel yürekli adamın kurmuş olduğu Anadolu Vakfı Türkiye’nin dört bir yanında okuyan üniversite öğrencilerine burs desteği sağlıyor, Anadolu’nun her köşesine okullar inşa ediyor, ve gençlerin geleceği için onlara çeşitli eğitim seminerleri, mentoring sistemi gibi destekler sunuyor.

Türkiye’nin Robin Hoodları diye adlandırdığım İzzet Özilhan ve Kamil Yazıcı bugün Türkiye’de gençlere ve Anadolu insanına en çok yatırım yapan ve bunları karşılık beklemeksizin sunan hayırsever iki işinsanı. Mottoları da bunu özetler nitelikte “Önce inanç ve azim, sonra emek ve alınteri, kazandığımız başarıyı Anadolu insanı ile paylaşmak gönül borcumuz.” Bu topraklardan aldıklarını bu topraklara vermeyi seven tevazu sahibi insanlar onlar. Ben de Anadolu Vakfı’nın bursiyelerinden birisi olarak bir teşekkür mahiyeti de taşıyan bu yazıyı kaleme alıp aynı zamanda vakfın bizimle yaptığı sosyal etkinliklerden söz etmek istedim. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi’ni kazandığım yıl Anadolu Vakfı’na başvurmuştum ve bursiyer olmaya hak kazanmıştım. Zaten orta halli bir ailenin çocuğuydum ve zor şartlar altında okuyacaktım bu burs bana ilaç gibi gelmişti. Burs aldığınız bir kurumdan beklentiniz genelde sadece maddiyat ile sınırlı olabilir fakat Anadolu Vakfı bu bakımdan çok farklı bir vakıf. Size sadece bu parayı al ve üniversite okurken geçimin kolaylasın demiyor. Sizi hayata hazırlamak adına pek çok etkinlik düzenlemeye gayret gösteriyor.

anadolu-vakfi Üniversite hayatımın bu yıl 5. ve son yılını yaşıyorum ve geride bıraktığım 4 yılda hemen her yıl Vakfın yöneticileri ve çalışanları Selim Bey, Nil Hanım, Büşra ve Banu hanım başta olmak üzere diğer gönül verenler İzmir’e bizi ziyarete gelip çeşitli mini kurslar ve tea&talk etkinlikleri düzenlediler. Bu etkinliklerde Anadolu Holding bünyesinde çalışan pek çok üst düzey işinsanı da bizimle birlikte olup özel sektör ve iş hayatını hakkındaki deneyimlerini bizimle paylaştılar. Ve bu insanlar bunları yaparken tek şikayet ettikleri şey katılımın zayıf olmasıydı. 61 İzmir bursiyerinin yarısını zor topluyorduk. Ebru Çokişler ve Mert Aksu gibi katılımcıların konferanslarına katılma fırsatı elde ettik ve iş yaşamı hakkında kafamızda bir fikir oluştu. Açıkçası bu deneyimler benim ufkumu açtı ve hoşuma gitti. Aynı zamanda mentor sistemine dahil edilmiş olmakta benim için ayrı bir gurur kaynağı oldu. Abank Ege Bölge müdürü Mehmet Vurucu ile güzel deneyimlerim olmaya devam ediyor. Velhasıl kelam Anadolu Vakfı Türkiye’nin gençlere yatırımı önemseyen en güzide vakfıdır benim gözümde. Kim bilir belki ilerde bir gün bir çalışanları bile olabilirim. Böyle güzel insanlar ve böyle güzel işler eksik olmasın bu ülkeden. Aşağıdaki broşürden Vakfın amaçlarını ve projelerini görebilirsiniz. Vakıf hakkında detaylı bilgi için www.anadoluvakfi.org.tr adresini ziyaret edebilirsiniz.

Yazar

Araştırıp incelemeyi, yeni şeyler öğrenmeyi ve bu öğrenme deneyimimi bloğumda okuyucularla paylaşmayı seviyorum.

Yorum Yaz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.